Sonbahar-Kış 2012 Defileleri vol.2


Moda dünyası yaz sezonunun etkilerinden kış sezonuna doğru hızlı bir geçiş yapıyor. Kısa süren yaz sezonunu özleyenler, kışın daha da hızlı geçmesini isterken, gardroplarını şimdiden başladıkları alışverişlerle donatmaya başladılar. Yeni sezonda geçtiğimiz bahar döneminde izlediğimiz 2012 Sonbahar-Kış koleksiyonlarına göz atıyoruz. Yeni sezonun girişindeki hafızamızı tazeliyoruz!..

60’lı yılların etkisine sıkça rastlayacağımız 2012 sonbahar-kış sezonu bir çok tasarımcı için, uzun süren sezonların en göz alıcısı olacak gibi gözüküyor. Şifon elbiseleri ve gömlekleriyle her sezon gönlümüzde taht kuran Alberta Ferretti yeni sezonda renk yelpazesinde beyaz, siyah, mürdüm ve elektrik mavisine yer veriyor. Sezonun güçlü renkleri arasında yer alan “kırmızı” bu sezon mutlaka her podyumda bir defa karşımıza çıkacak bir renk olacak. Elbette Alberta Ferretti podyumunda da kırmızı ateş kırmızısı vücudu tamamen saran bir kırmızı elbise geçişi görüyoruz. Siyah tül çoraplar, uzun opera eldivenleri, ince topuklu ayakkabılar vazgeçilmezlerimiz arasında yer alabilir. Baştan çıkarıcı özellikle “gece” rahatlıkla kullanılabilecek elbiseleriyle hayranlıkla izlediğimiz Ferretti koleksiyonu, deri kabanlar, takım elbiselerle günlük yaşamınıza ayak uydurabileceğiniz seçenekler sunuyor.

Barbara Bui
Modayla ilgilenenler arasında merak konusu olabilir; Barbara Bui koleksiyonlarını sevmeyenler var mıdır? “Hayır”, diyen seslerinizi duyar gibiyiz. Sonbahar-Kış sezonun en zarif ve asil koleksiyon sunumlarının birini gerçekleştiren Bui, yenilikçi kadınların yakın markajında yer alan bir marka olarak değerlendirilebilir. Hitap ediyor olduğu kesimin kendine olan güveninin tartışılmayacağı kesin olan Bui koleksiyonu, cool ve sofistike bir tarzı yansıtan, uzun ince siluetleriyle podyumda salınan modeller tarafından tanıtıldı. Şık ve modern öğelerin birbiriyle bütünleştiği koleksiyonda bizim yeni sezonda en çok kullanılacağına inandığımız detay gömleklerin yakalarına takılan ipek kurdelalar olacak. Siyah ve beyaz kombinasyonun yeniden sergilendiği koleksiyon sunumda, büyük beden ceket ve kabanlarla giyilen, kısa paçalı pantolonlarla maskülen bir tarza bürünmenizi sağlayan tüm detaylara yer verilmiş. Desenli ipek gömleklerin, dore montlarla tamamlandığı tarz, maskülen bir duruş sergilemenizi sağlayabilir gibi gözüküyor. Vintage vurguların yapıldığı Bui koleksiyonu, yeni sezonun en iddaalı sunumları arasında gösteriliyor.
Christian Dior
Gösteriş ve göz alıcı dediğimiz zaman aklımıza ilk gelen isimler arasında yer alan Christian Dior, çekici ve zarif sunumlarıyla her sezon hayranlıkla izlediğimiz podyumlar arasındaki yerini alıyor. Bill Gayten’ın tasarımlara imza attığı koleksiyon, her kadının gardrobuna mutlaka eklemek istediği “arzu” nesnelerinden oluşuyor. Baştan ayağa bir bütünlük içinde görünün Dior koleksiyonun ilk dikkati çeken “ince” belleri ortaya çıkaran pastel tondaki kemerler. Yüksek belli eteklerin üzerinde yeni sezonda sıkça göreceğimiz kemerler, gelecek sezonlarda da kadınlar tarafından sıkça tercih edilecek gibi gözüküyor. Dökümlü ve uçuşan uzun elbislerin, transparan detayları, gizli cazibelerini ortaya çıkarıyor. Pudra tonlarının romantik havası, pilili şifon eteklerin romantik seramonisine eşlik ediyor. Kısa da olsa, uzun da olsa şapkaların içine saklanan saçlar, uzun boyunlu kadınlar için bir artı niteliğinde dikkat çekiyor. Drape yakalı ipek buluzlar, tüvid ve şifonları bir arada kombinleyen takımlar için şimdiden dolaplarınızda yer açmanızı da dip not ediyoruz.
Fendi
Sylvia Venturini Fendi ve Karl Lagferld bir araya gelerek biraz hayvan hakları savunucularını kızdıracaklar gibi gözüküyorlar ancak, Fendi Milano Moda Haftasında yaptığı Sonbahar-Kış koleksiyonu sunumuyla yeniden ne kadar cesur olduğunun altını çiziyor. Karl Lagerfeld’in önlenemez enerjisiyle yeniden keyif dolu bir podyum izlediğimiz Fendi, deri etekler, antilop derisi mini ve uzun pelerinlerle, omuzlarımızı kapatıyor. Yeni sezonda belimizi nasıl gösterebiliriz sorusunun bir cevabı da Fendi podyumundan geliyor, koleksiyonda korse-deri kemerler incelen belleri daha ince gösteriyor. Etekler haricinde pantolonlarında üzerinde rahatlıkla kullanılabilecek olan “geniş” kemerler, paltolarla, pelerinlerle ve büyük kazaklarla da kombin edilebilme özelliği taşıyor!. Heykelsi ancak, anlaşılabilir formlarıyla podyumu süsleyen modeller, desenli yırtık taytlarıyla zıtlıkların uyumunu ustalıkla yansıtıyor. Pilise eteklerin altında cesaretin ifadesi olarak gözüken taytlar her ne kadar tek başına kullanıldığında daha da çekici bir hava verse de, burası Lagerfeld ve Fendi podyumu!, burada her şey olabilir hissini vurguluyor. Deri paltoların içine rahatlıkla giyebileceğimiz pöti kareli derilerse, koyu renk çoraplarla bir uyum içinde sergileniyor.
Haider Ackermann
Maskülen? Kadın ve erkek? Ackermann podyumlarında siz kendizi daha çok hangisi gibi hissediyorsunuz? Renk yelpazesi kullanıma her daim hayranlıkla baktığımız Ackermann sunumu Paris Moda Haftası’nın en heyecanla beklenen sunumları arasında gösteriyordu. Moda dünyasının podyumlarında gördüğümüz “deri”nin yansımalarını Ackermann podyumunda görmek elbette kaçınılmaz olurdu, deri kullanımlarında taba, füme, safran renklerine olan hakimiyeti tartışılmaz olan tasarımcı, organik şekilleri, yuvarlak hatları ve yaz sezonunda kış sezonuna direk geçiş yapan peplumu ustaca kullanıyor. Kendine özgü maskülen havasıyla kadınları cesur ve tarz sahibi ilan eden Ackermann, kış gardrobumuz için dikkat çekici “kullanılabilir” tasarımlarıyla göz kamaştıran bir etki yaratıyor. Yüksek belli parlament mavisi ve bordo pantolonlarınızı, aynı renkte gömlekler, ceketler, ayakkabılar ve paltolarla tamamlayıp, yeni sezonun “monochrome” şıklığına da ayak uydurabilirsiniz. Dik yakalı kazaklar, deri ve vücuda oturan eteklerse bu sezonun vazgeçilmezleri olarak dolaplarınızda mutlaka yer alması gereken parçalar arasında ilk sıralara yerleşiyor. Çeşitliliğin bol olduğu kış sezonunda Ackermann koleksiyonu bir çok kadın için biçilmiş kaftan!.



Yorumlar